Ana içeriğe atla

Translate

Şu sıralar çok popüler / now very popular

ne güzeldi

ne güzeldi o akşam saatlerinde, henüz hava tam kararmamışken, bacalardan tüten dumanların isiyle, sokaklardan gelen uzak boğuk ortam sesleri... anneannem namazını kılardı, sessizce fısıldadığı duaların tonu, rükuya varırken eklemlerinde çıkan tıkırdamalar, sobanın üst kapağından tavana yansıyan ateşin ışığı, tiktak tiktak; salondaki saatin sessizliği. galiba ben o günleri çok özledim.   

Bir Nazarköy Hikayesi (Nazarköy - Kemalpaşa / Türkiye)






Tarih boyunca birçok kültüre ve dini inanışa sahne olmuş gelenek ve teokratik dogmanın ülkemizdeki beladan korunma totemi Nazar Boncuğudur. 



İnsanı kem gözlerden koruduğuna inanılan nazar boncuklarının anavatanındayız.

#Keşifhane Nazarköy'de...




Hem süs eşyasıdır, hem de insanı kem gözlerden koruduğuna  inanılır. Mavi renkli cam üzerine bin bir zahmet ve emekle işlenen sarı renkler, göz ocağı niteliğine yani koruyucu ruhu olan bir yerde eritilmiş olmalıdır. Kimi nazar boncuklarında ise sarı renkler bulunmaz. Bu durum çeşitli dini inançlar ve geleneklerin toplumdan topluma farklılık göstermesiyle açıklanabilir. 






Kökenleri Eski Mısır'a kadar uzanan Nazar boncuğunun etkili olup olmaması tamamiyle el yapımı olup olmadığına bağlıdır. Eğer bir nazar boncuğu el yapımı değilse, fabrikasyonsa, onun sadece bir süs eşyası olduğuna inanılır.



Nazarköy ve Nazar boncuğuna detaylı değinmeden, Türk toplumunda nazara karşı alınan totemlerden bahsetmek isterim. Örneğin, At Nalı, Yumurta Kabuğu, Sarımsak, Kurutulmuş Dikenler, Bez Bebekler, Çocuk Ayakkabısı, Kurt dişi, mercanlar, çörekotu, deniz kabukları, çakıl taşı, hurma çekirdeği gibi totemlerle hem nazardan korunduğumuza inanırız, hem de şans getirdiğine itimat ederiz.



İslam dininde de Nazar ile ilgili ayetler bulunmaktadır. Ancak nazar boncuğu ile ilgili bir bağlantı kurulmamaktadır. 



Örneğin Mümin suresinde şöyle der:

"Gözlerin hain bakışlarını Allah bilir, kalplerin gizlediklerini de... Allah hak ile hükmeder. Onların O'ndan başka yalvardıkları ise hiçbir şeyi yerine getiremezler. 
Şüphesiz ki Allah hakkıyla işiten ve görendir."



Hz. Muhammed ise bir hadisinde şöyle buyurur: "Nazar haktır. Kader ile yarışan bir şey olsaydı, kaderi değiştirirdi." Diğer bir hadiste de Hz. Peygamber şöyle buyurur: " Kim nazarlık, muska benzeri şeyleri söküp kırar, atarsa, Allah ona köle azat etmiş sevabı verir."  


Anlaşılan o ki İslam dini bu tarz totemlere karşıdır. Dara sokanın da, çözümü sunanın da Allah olduğunu düşünürsek bu boncuklar falan bence sadece süs eşyası olarak anılmalıdır. 


Bu kadar genel bilgiden sonra gelelim keşif noktamıza...

İzmir'in Kemalpaşa ilçesine bağlı şirin köylerinden Nazarköydeyiz. Bir zamanlar Kurudere Köyü olarak da anılan bu köyde kiraz yetiştiriciliği (ki yılın belirli zamanlarında festivali de düzenleniyor...) ve nazar boncuğu yapımı 60 yılı aşkın bir süredir geleneksel bir hal almış. 




Mesela evinize  gerçekten dekoratif bir şey bakıyorsanız, lüks mağazalarda Çin mallarına yüzlerce para bayılmanıza gerek yok bence. Nazarköy'de her bütçeye uygun, her zevke hitap edebilecek ve temelinde sizi kem gözlerden koruyacağına inanılan Nazar Boncuğu bulabilirsiniz.


Köyün yerlileri cam işçiliğinde ustalaşmış. 
Ve el yapımı hünerlerini sizlere uygun fiyatlarda satıyorlar. Ayrıca Kemalpaşa Belediyesinin genellikle Mayıs ayında düzenlediği Nazarköy Boncuk Festivali'ne de gelmenizi öneririm. 
En iyi ocak , en başarılı usta ve en güzel takı tasarımı gibi kategorilerde yapılan yarışmalarda yerel ve ulusal şarkıcıların konserleri, halk oyunları ve muhteşem kahvaltılar sizleri bekliyor. Özellikle İzmir dışından gelecekler Mayıs ayını not etsinler...



Köyün temiz havası da aynı zamanda günübirlik seyahat rotası arayan İzmirliler için de bir alternatif olacaktır. 
 Gittiğiniz de otlu gözlemeyi denemelisiniz. Ayrıca kışın içilecek sıcak bir çay içinizi ısıtacak, 
yazın içilecek sıcak bir çay ise hararetinizi alacaktır. 


Nazarköy'de dolaşırken yaşlı dede ve nineye rastlıyoruz. Hayvancılıkla uğraştıklarını söylüyorlar. Yüzlerindeki canlı sevgisi bu iki mübarek insanın hareketlerine de yansımış. Bakın öküz ne kadar mutlu bu sevgiden. 
Hayvanlara merhameti olanın hayata vefası vardır. Yine insan olduğumu hatırlayarak mutlu oluyorum: O hayvanın o andaki bu mutlu bakışlarını unutmak benim için asla mümkün değil. 












Gerçek hayatın tüm stresini  bu canlı dostlarımızı izleyerek üzerimizden atıyoruz. 
Hava güzel, minik kuzular ve oğlaklar güzel, köyümüz güzel,
 biz de doğal olarak güzelleşiyoruz. 





Köy dahi olsa bir horozun bu kadar kendinden emin adımlarla yanımızdan korkmadan geçtiğini  hayatımda hiç görmemiştim daha önce. 
Belli ki, hayvanlar huzurlu bir ortamda yaşadıklarından korku nedir bilmiyorlar...


Yavrularını o anda emziren anne koyun ve keçilerin mutluluklarına bakın: Adeta gülümsüyorlar. 

Umarım bu hayvanlardaki huzur ve mutluluk, kötü koşullar altında yaşamak zorunda bırakılan ve vahşice katledilen tüm canlı dostlarımızın da olur...


Ben fotoğraflarla ilgilenirken Sinem'de kendini papatyalara bırakıyor... Oh mis...


Doğayı hayvanı sevemeyen insanı sevemez elbette. 
Hz. Mevlana şöyle der: Meyvesi olan dal sevincinden sallanıyor ve kök, böyle bir şeyi olmadığından utancından yerin dibine giriyor. Güzel ve bahtiyar dallar ağaçlarda canlanıyor...


 Bulutlar ağlamadığı sürece , bahçeler nasıl güler?" 

Tüm canlılar aslında hep Allah sevgisinin ürünüdürler. Tabiat da güzelliklerini onu yaratanın güzelliklerini anlatmak için vasıtadır aslında...

Gelelim Nazar boncuğunun yapımına...

Elbette tüm süreci detayıyla anlatmamız zor. Bunun için konunun ustalarından ya da Güzel Sanatlar kaynaklarından detaylar edinebilirsiniz.




Yaklaşık 1200 derecelik ateşin içinde bu değerli boncukları üreten bir fırının bulunduğu atölyeye konuk oluyoruz. 




Ateşten tam mukavemet sağlanması için samanla karıştırılmış kuru çam odunu kullanılıyor.







1200 derecelik sıcağa ulaşan fırınlara yerleştirilen camlar eritilerek şekillendiriliyor. 

Boncuklara iki adet demir kullanılarak şekil verilmekte. 



Demirlerden biri kalın, biri de ince. Kalın olanla ana gövde, ince olanla da üzerine eklenecek diğer renkler ekleniyor. 










































































Ve boncuklar hazır :)


Özetlemek gerekirse Nazarköy hem boncuklarıyla hem de harika doğasıyla ister günübirlik ister de kalmalı sizleri bekliyor. Kemalpaşa'nın bu şirin köyünü keşfetmeyi unutmayın derim. 




İzmir yazılarım devam edecek...

Seygiyle Kalın
Volkan Coşğun
İzmir 2018

Ana sayfamızdan yeni yazılarımdan haberdar olmak için ücretsiz abone olmayı unutmayın.

FACEBOOK SAYFASINI HEMEN BEĞENİN: 



INSTAGRAM HESABINDAN BİZİ TAKİP EDİN:



Tüm fotoğraflar ve yazılar  , ALINTI OLDUĞU BELİRTİLMEDİKÇE, bana ve/veya Sinem Coşğun'a aittir. Seyahat notlarında çeşitli kaynaklardan ve kişilerden de yararlanılmıştır. 







Yorumlar

Son 1 haftada en çok neler okundu? /What was the most read in the last week?

Son 30 günde en çok okunanlar /// Most read in last 30 days

Tüm zamanların en çok okunanları /// Most read of all time

Geçen Yıl En çok Okunanlar /// Last Year's Most Read Articles

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *