Konya seyahatimizde kesinlikle uğramanız gereken noktalardan bir tanesi de Konya Tropikal Kelebek Bahçesi olmalı.
380000m2 alanda 2100m2 ile dünyanın en büyük kelebek bahçelerinden biri olan Konya Tropikal Kelebek Müzesi Konya ve bölge için cazibe merkezi olmuş.
Konsept olarka Malezya menşeili Butterfly House Consultancy ile çalışılmış. Diğer alanlarda 550 m2 Böcek Müzesi, ve alışveriş birimleri ve kafesi yeralmakta.
Yapının dışarıdan görüntüsü oldukça modern. Zarif bir yapı, kolon kullanılmamış. Kelebekler için ortam sıcaklığı Güneydoğu Asya iklim koşullarına uygun, ancak bize göre yüksek olmasına rağmen yapının ferah olması nedeniyle benim gibi kapalı mekan korkusu olan insanlar için sorun teşkil etmiyor.
İçerisi 26 C ve nem oranı ortalama 80%, ona göre giyinin. İçerisinin çok sıcak, dışarısının çok soğuk olması (kış aylarında) hastalık nedeni olabilir.
Selçuklu belediyesinde bulunan bu kompleks alana ulaşım oldukça kolay.
Parsana Mh. İsmail Kaya C. No:244 Selçuklu Konya adresinde bulunan Kelebek Parkına girişler cuzi olarak ücretlendirilmiş.
Müze kart geçmiyor ancak girişler
dediğim gibi 5 - 10 TL civarında.
Müzenin telefon numarası (0332)211 1120
Ulaşım olarak ben kendi aracımla gittim.
Toplu ulaşımı kullanmak isteyenler Otogardan Fatih Işıklar minibüsü ya da 47 numaralı hattan Kültürpark ve
Yazır Hareket merkezinden binerek vadiye gelebilirsiniz.
Eğer taksiyle gelecekseniz, hava alanı, otogar, tren garı yaklaşık 20 dakika sürüyor, bilginize.
Avrupa'nın en büyük Kelebek uçuş alanı olan yapıda kelebekleri yakalamak ve ellemek hatta avlamak tabiki de yasak (Türk insanı bu, yapar yapar bunları da avlamaya kalkar çünkü).
Avrupa'nın en büyük kelebek uçuş alanı olması özelliğini taşıyan yapının içinde birbirinden farklı Kelebeklerin dünyasında kayboluyorsunuz.
Tüm döngülerinin çıplak gözle izlenebildiğine, dünyanın birçok noktasından getirilen kelebeklerin yapı içinde özgürce uçtuklarına şahit oluyorsunuz.
Park 20'den fazla kelebek türünü içinde barındırıyor.
Toplam kelebek sayısının 5000'i geçtiği düşünülüyor.
5 aşamalı lavral evreleri çıplak gözle görebilmek ilginç bir deneyim.
Kelebeklerin yanısıra 100'den fazla bitki türü de aynı yapı içinde. Toplamda 25000 'den fazla tropik bitkiyi de burada görebilirsiniz. Ben çok beğendim ve etkilendim.
Çocuklar için aynı zamanda eğitici ve öğretici bir yer olduğunu düşünüyorum.
Doğa ve hayvan sevgisini aşılayacak güzel bir çalışma olmuş.
Unutmayın Tropikal Kelebek bahçesi pazartesi hariç haftanın her günü açık.
Sabah saat 10, akşam saat 18.30'a kadar ziyaret edilebilir.
Bu arada Kelebeklerin ömrünün bir gün olduğu bilinir.
Aslında yetişkin kelebeklerin ömürleri türüne göre 1 hafta ile 1 yıl arasında değişkenlik gösterebilir.
Ayrıca her kelebekte yumurta, tırtıl ve koza dönemleri vardır, bununla birlikte birçok kelebek neredeyse 1 yılı geçkin süreyle hayatta kalır.
Bugüne kadar kelebeklerin ömrünün bir gün olduğunun söylenmesinin nedeni, benzer görüntülerinden dolayı sürekli birbiriyle karıştırılan mayıs sineklerinin ömürlerinin de bir gün sürüyormuş gibi zannedilmesi olabilir mi?
Kelebeklerin portakal, elma ve kivi suyuyla beslendiklerini doğrusu bilmiyordum.
Bazıları da çiçek nektarı ile beslenirmiş.
Kelebeklerin yanında Papağanlar da görülmeye değer...
Böceklerin örneklerinin sergilendiği bölüm de çocuklar için eğitici , böceklerle ilgilenenler içinse ilginç bilgiler bulunabilir.
Canım Kelebekler, Kuran'da da geçer.
El Karia ayetinde şöyler der:
"O gün insanlar yayılmış kelebekler gibi olurlar. Dağlar atılmış renkli yün gibi olur.
O gün kimin tartıları ağır basarsa o, hoşnut olacağı bir hayat içinde olacaktır.
Kimin tartıları hafif gelirse, onun varacağı yer derin uçurum olacaktır.
O uçurumun ne olduğunu sen nereden bileceksin?
O, kızgın bir ateştir."
Bu noktada kelebekler gibi olma benzetmesi kıyamet gününün özellikleri ve onun özelliklerine gönderme yapmaktadır.
İnsanoğlu bir kelebek misali değil midir,
yeter ki kendini dev aynasında görmesin...
Hz. Mevlana'nın da kelebekler ile ilgili şöyle bir hikayesi vardır.
Dört tane kelebek bir gün bir ateş görmüşler ve ateşin nasıl birşey olduğunu öğrenmek istemişler.
Birinci kelebek ateşe biraz yaklaşmış ve üzerinin aydınlandığını görmüş. Arkadaşlarının yanına gelmiş ve:
- Bu ateş aydınlatıcı bir şey demiş.
İkinci kelebek bununla yetinmeyerek daha fazla şey öğrenmek istemiş. Biraz daha yaklaşmış ve ısındığını hissetmiş ve demiş ki:
- Aynı zamanda bu ateş ısıtıcı bir şey!
üçüncü kelebek bununla yetinmemiş ve biraz daha biraz daha yaklaşmış. Bir anda ateşin kanatlarını yaladığını hissetmiş ve yanmış kanatlarıyla geri dönmüş şöyle demiş:
- ve bu ateş yakıcı bir şey...
Sonuncu kelebek daha da çok şey öğrenmek istiyormuş
biraz yaklaşmış, aydınlandığını görmüş
biraz yaklaşmış, ısındığını hissetmiş
biraz daha yaklaşmış, ateş kanatlarını sarmış
ve biraz daha yaklaştıktan sonra tamamen yanan kelebek
poff diye ortadan kaybolmuş.
Ateşin gerçekten ne olduğunu belki bir tek o öğrenmiş ama geri dönüp söyleyememiş, çünkü o kaybolmuş ateşin içinde.
birşeyi ancak o şeyin içinde kaybolan bilebilirmiş.
Konya ile ilgili diğer yazılarıma ulaşmak için Sayfanın sağ üstünde bulunan ARA sekmesine Konya yazmanız yeterli. Konya ile ilgili tüm yazılarıma oradan ulaşabilirsiniz.
Bu arada reklamlara tıklayarak da bana destek olabilirsiniz.
Unutmayın tıkladığınız her reklam, sokak köpeklerine mama demek...
Volkan Coşğun
Yazının kaleme alındığı yer / yıl : İzmir 2018
Ana sayfamızdan yeni yazılarımdan haberdar olmak için sağ üst tarafta ABONE OL'dan ücretsiz abone olmayı unutmayın.
FACEBOOK SAYFASINI HEMEN BEĞENİN:
INSTAGRAM HESABINDAN BİZİ TAKİP EDİN:
Tüm fotoğraflar ve yazılar,
ALINTI/KAYNAK OLDUĞU BELİRTİLMEDİKÇE
Volkan Coşğun'a ve/veya Sinem Coşğun'a aittir.
İzinsiz ve kaynak belirtilmeden kullanılması yasaktır.
Seyahat notlarında çeşitli kaynaklardan ve kişilerden de yararlanılmıştır.
Yorumlar