Reklama tıklamanız, sokak köpeklerine mama demek.
Desteğiniz için teşekkürler.
Bence bu meydan Londra'nın en hareketli meydanı.
Circus aslında daire demek ancak 1886 yılından sonra inşa edilen yeni alanlarla bu bir kavşak olmaktan çıksa da adı yine de Circus olarak kaldı. Biz de buna meydan diyoruz artık.
Regent Caddesi ile Piccadily Caddeleri'nin birleşme noktalarında bulunan bu meydan Londra'nın en büyük atar damarı gibi...
Piccadilly Meydanı'nı en çok ışıklı panosuyla tanıyoruz. Elektronik bir panoyla kaplı bir bina New York'taki Times Meydanı'nı Londra'ya taşımış gibi.
Pano'nun geçmişi 1885 yılına kadar uzanıyor.
1908 yılında akkor ampulleri kullanılarak Perrier reklamı düzenlenmiş.
1940larda da Bovril işareti kullanılmış neon lambalarla. Şuanda Coca-Cola'nın reklamı tam 774.144 adet pikselle aydınlatılıyor.
Işıklar 2. Dünya savasında 1949'da kapatılmıştır. Ayrıca Churchill'in cenazesi, Prenses Diana'nın cenazesi, WWF Dünya saati için de ışıklar karartılmıştır.
Ayrıca meydanın hemen ortasında Eros heykeli bulunuyor.
Gerçi Eros heykelinin gerçek Eros heykeli olmadığı söyleniyor.
 |
Fotoğraf Kaynak: Britain Express |
Kimi kaynaklar bu heykelin Hristiyanlık inancına göre Sadaka Meleği olduğu söyleniyor.
Bunun nedeni ise, 1893 yılında hayırsever Lord Shaftesbury'yi anmak için inşa edilen bu anıtın yunan tanrısı Anteros olması planlanmıştır.
 |
Kaynak: Britain Express |
Ancak elindeki yay, halk tarafından karıştırıldı, insanlar bunu aşk tanrısı Eros zannetmeye başladılar.
Piccadilly'nin kelime anlamı 17. yüzyılda fırfırlı yakalıktan geliyor.
Türkçe "yakalık" olarak tercüme edebileceğimiz aksesuarın o dönemlerdeki en büyük tedarikçisi bu meydanda bulunduğundan Piccadilly Circus olarak (Yakalıkçı Meydanı) olarak literatüre geçmiş.
Londra yazılarım devam ediyor.
Fotoğraflar kaynak belirtilmediği sürece Volkan Coşğun'a aittir.
Sevgiyle kalın
Volkan Cosgun
Yorumlar