Yer Passau.
Münih'ten arabayla günübirlik geldim. İnanılmaz doğası ile Alp dağlarının eteklerindeyim.
Biraz ötesi Avusturya.
Biliyorsunuzdur daha önceki yazılarımda Passau'dan bahsetmiştim.
Bir girizgah niteliğinde olan ilk yazıma ulaşmak için ara kısmına Passau yazmanız yeterli olacaktır.
Bu yazımda Passau'nun diğer özelliklerine devam etmek istedim.
Hukuk insanlık tarihinin olmazsa olmazlarından. Kimisinde iyi işler, kimisinde kötü işler,
onu bilemem.
Ancak bildiğim tek birşey var :
Passau bu konuda çok iyi ve
Almanya gibi süper güç bir ülkenin en iyi hukukçularını buradan eğitiyor...
Özellikle İngiliz hukuk'una özel ilgi gösteren Passau Üniversitesi Hukuk Fakültesi
dünyanın en iyi avukatlarını yetiştirmektedir.
Ayrıca bu üniversiteden çok iyi eğitim almış işletme mezunları,
ekonomistler ve yabancı dil öğretmenleri
ve öğrenenleri çıkıyor.
Bu arada dil eğitimi konusunda 2007 yılına kadar ücretsiz Almanca dersleri veren Üniversite şuan da yıllık sadece 1000 € gibi sembolik bir rakamla sizin yüksek öğrenimden Almanca dilini öğrenmenizi teşvik edici bir süreçle sizi karşılıyor.
Eğitim biz de ücretsiz diyenlere duyurulur.
1000 € az mı diyecekler için ortalama en düşük maaş olan 1500 € siz çocuğunuzu eminim ki yılda bir kez verilecek olan 1000 € 'ya rahatlıkla okutabilirsiniz.
Türkiye'yi rakamlarla kıyaslamaya
gerek yok herhalde.
Kaç tane tek gelir kaynağı asgari ücretli evladını zorlanmadan üniversite eğitimine gönderebilir?
Yaklaşık 13.000 öğrenci ve 1000 akademik personel ile 1978 yılında kurulmasına rağmen ciddi bir ivme kazanarak Dünyanın en iyi 250 üniversitesi arasına girmeyi başarmış.
Passau Üniversitesinin yetiştirdiği avukatlar başta Almanya olmak üzere birçok ülkede nam yapmışlar.
Bu arada kentte bir yabancı dil bilmeyen yok gibi. Şehir küçük olmasına rağmen canlı diyebilirim. Bölgedeki en genç nüfusa sahip bir şehirden bahsediyoruz.
Nüfusunun yaklaşık 20%'si 18 ila 25 yaşlarında; nedeni üniversite...
Bu aradaki yukarıdaki gotik tarzda inşa edilmiş eser, Passau belediye binası. 14. yüzyıldan kalma binanın duvarındaki işaretler tarih boyunca taşkınlara sahip olmuş şehrin debilerini ölçen çizelgeyi görmek ve inanılmaz yüksekliklere ulaşıldığını bilmek şaşkınlık vericiydi.
Passau turumun son saatlerini Hırvat restoranına ayırdım.
Havanın güzel olması sebebiyle dışarıda oturmayı tercih ettim.
Burada kornalar yerine, kuş sesleri, bağırıp çığıranlar yerine kadeh tokuşturma sesleri vardı.
Passau yazılarım devam ediyor.
Sevgiyle kalın
Volkan Coşğun
Yorumlar