Buxtehude, Stade Hamburg Metropolitan'a bağlı, Hamburg şehrinde tren ile 40 kilometre uzaklıkta şirin bir kasabadır.
Hamburg seyahatim esnasında ziyaret ettiğim bu kasabada çekmiş olduğum birkaç tane fotoğrafı ve araştırdığım gezi anektodunu sizlerle paylaşmak istiyorum.
Tunç Çağı'na kadar dayanır Buxtehude'de yerleşimin izleri. M.Ö. 959 yılında Este Nehri kıyısında kayıtlara geçmiş ilk yerleşim buluntuları bizlere bu bilgiyi doğrular niteliktedir.
1135 yılında Este Nehri üzerinden ticaretin gelişmesi ise bölgeye o dönemlerde "Buchstafihude" denirmiş. Pek bir hudeli bu bölge 1700'lü yıllara kadar dini vecibeler ile yönetilmiş.
Ta ki 1769 yılına kadar liak bir hareket, tüm dini çerçeveyi yerle bir etmiş ve bölge kodaman iş adamlarının, zengin Almanlar'ın villalarının bulunduğu bir bölge olarak bugünlere gelmiş.
Ticaretin gelişmesini fırsat bilerek 1945'lerde 14.000 olan nüfus, 1975 'e gelindiğinde 30.000 'i aşmış, 2015 sonrası 40.000'in üzerine çıkmış.
Nüfus planlaması hatası ya da 3 çocuk muhabbetiyle gelinmemiş tabi bu günlere. Anlayacağınız bizim büyük şehirler gibi göç almış. Yoksa Almanların doğurduğu, çoğaldığı falan yok.
Bu güzel kasabanın Dünya'nın Peri Masallarının başkenti olarak anıldığını da biliyor muydunuz? Grimm kardeşlerin "Hare ve Hedgehog " hikayesi bu şehirde geçer. Hikaye de kısaca şöyledir:
Bir tavşan tarlada bir sabah mütevazi bir kirpiyle yarışa tutuşurlar. Tavşan, yarışı kazanacağından ve altın parayı alacağından emindir. Yavaş ve hantal gibi görünen kirpi ise gizli bir plan yapar. Ve dahice bu plan sonucunda yarışı kazanır.
|
bu fotoğraf alıntıdır. |
Bu masal gibi bir çok masalda da bu kasabanın adı geçiyormuş, özellikle yerel Alman masallarında. Öyle ki fiziki olarak burayı ziyaret etmemiş Almanlar bile, buranın sadece masallarda adı geçen gerçek olmayan bir kasaba olarak zannedebiliyorlarmış.
Kasabayla ilgimi çeken bir diğer önemli bilgi de cadılık konusunda ün yapmış olması. 16. yy sonlarında 17. yy başlarında burada cadı avı yapılırmış. 1532 yıllarında cadı olmak, yerel mahkemenin uyguladığı ceza hukukunda bile yer alarak cadı davaları görülmüş.
1540 - 1644 arasında toplamda 21 kadın cadı diye yakalanmış, 18'i diri diri yakılarak idam edilmiş. İşte orta çağ kafası böyle birşey...
Arkamda gördüğünüz kilise tam meydanda, Evangelist bir kilise. Yapısal olarak yukarı yönlü üç katlı tuğla bazilikası 10. yüzyılın sonlarına doğru inşa edilmiş.
1321 yılında tamamlanan bine 1853 yılında bir yıldırım düşmesi sonucu ağır hasar almış.
|
Dondurucu soğuktan dolayı Elbe Nehrinin bazı kanalları donmuştuç |
Daha sonra Hamburg doğumlu Mimar Ludwig Wimmel tarafından yeniden eskisine sadık kalınarak yapılmış ve yapı bugünlere ulaşmış.
|
Este Nehri |
Yazımın başında hatırlarsanız zengin iş adamlarının villalarının bulunduğu bir yer diye bahsetmiştim buradan. Airbus, Unilever, Bacardi gibi bizim de aşina olduğumuz dünya devi markalarının bayileri değil, merkezleri burada. Doğal olarak da ortam biraz kalburüstü.
Hamburg seyahat notlarım AYRICA
ile devam ediyor...
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KONULAR:
facebook sayfamızı da takip edin:
sevgiyle kalın
2018 - Izmir / Türkiye
volkan coşğun
Tüm fotoğraflar , ALINTI OLDUĞU BELİRTİLMEDİKÇE, bana aittir. Seyahat notlarında çeşitli kaynaklardan yararlanılmıştır.
Yorumlar