Bursa'yı sadece Osmanlı eserleriyle ve Uludağ ile anmak gezmek bence çok yanlış.
Şehrin geçmişi, Orta Miyosen Döneme ait fosil yataklarından tutun, Orta Paleolitik Çağa ait buluntular, Aktopraklık Höyük kazıları, Kalkolitik Çağ eserleri, Tunç Çağı eserleri, Asur Ticaret Kolonileri, Hititler, Urartular, Frigler, Protogeometrik Döneme ait eserlere dayanan çok geniş bir tarihe sahip.
Bursa müzesi 1902 yılında o dönemin Milli Eğitim Müdürü Azmi Bey'in gayreti ile açılmıştır. 1972 yılında Kültürpark içerisindeki yere taşınmıştır.
Bursa Şehri'nin bu derin tarihi geçmişine rağmen müze sahasının çok küçük kalmasını garipsedim. Tutuculuğuyla kötü nam yapan Konya Müzesi bile buradan daha ferah.
M.Ö. 3000li yıllardan Bizans dönemine kadar bir çok eserin sergilendiği müze Türkiye'nin ilk arkeoloji müzeleri arasında yer almakta.
Müze sınırları küçük olsa da 60.000 gibi azımsanamayacak kadar tarihi eserin sergilendiği bir yer.
Üstteki at rekonstrüksüyonu Tümülüs aslına uygun olarak yapılmıştır. Dar bir alanda bir anda karşınıza çıkıp sizi şaşırtan bu eser M.Ö. 6. yüzyıla ait Akhamenidler dönemine aittir.
Bu mezar odası da M.Ö. 545-333 tarihleri arasında Pers egemenliğine ait.
İlk dönem eserleriyle tarihi 8500 yıl öncesinde dayanan arkeolojik eserlerin sergilendiği müzeyi sakın es geçmeyin.
Müze Pazartesiler dışında hergün açık.
Yorumlar